Genel

Flashpoint İkilemi

The Flash, Barry Allen. Bir çoğumuz onun hikayesini biliyoruz. Baş düşmanı olan Eobard Thawne, namıdiğer Professor Zoom, zamanda geriye giderek Barry’nin annesini öldürmüş ve babasını cinayetle suçlamıştır. Allen hayatını gerçek katili bulmaya adamış, bu yüzden olay yeri inceleme uzmanı olmuştur. Bu olayın sonrasındaysa bazı kimyasalları karıştırırken yıldırım çarpması onu The Flash’a çevirir. Annesinin ölümünü engellemek için Thawne’ın arkasından geçmişe seyahat eder ancak bu yaptığı çılgınca haraket bütün bir evreni alaşağı ederek Flashpoint dünyasını oluşturur.

Ancak ve ancak olaylar bildiğimizin aksine bir şekilde gerçekleşiyor. Şu anda aklınızdan “Bunun neresi yanlış? Çizgi romanlarında, dizisinde ve animasyon filminde tam olarak böyle.” diye geçebilir. Aslında dışardan baktığımız zaman evet, tam olarak bu oldu diyebiliriz ama Barry’nin zamanda geriye gitmesinin bize kalırsa böyle feci sonuçları olmamalıydı, özellikle Allen’ın annesi yıllarca hayattayken. Neden olduğunu açıklamamız gerekirse şöyle kısa bir şekilde başa sarmamız lazım. Ancak bunu yapabilmemiz için içinde kaybolmanız gereken birkaç olay ve tarih vardır.

Öncelikle, Professor Zoom’un Barry’nin annesini öldürmesi olayı aslında 2009 yılında The Flash: Rebirth isimli seri ile tanıtıldı. Bundan daha öncesinde ise Barry iki ebeveynine de sahipti; (bu, DC kahramanları için çok nadir rastlanan bir durumdur.) Ne sokak arası ne Krypton ne de patlayan uçak, bunun tersine Allen ailesi gayet iyiydi. Ardından, The Flash’ın, ikonik bir olay olan Crisis on Infinite Earths’de ölmesi ile, DC evreni iki kerenin ilki olarak yeniden başlatıldı. Bu durum iki zaman devamlılığı oluşturdu: Crisis öncesi ve Crisis sonrası. Bu süreçte çok şey değişti, bu yüzden bazı okurlar için Thawne’ın, The Flash’ın oluşumuna dahil olmasını sadece Crisis sonrası hikayeye dayandırır.

Zaten Barry neredeyse bütün çizgi romanlardan 1985’te yok oldu, fakat 2008’de tam olarak geri gelene kadar. Yine de bu tam olarak doğru değildir.Sizi Malcom Thawne ile tanıştırayım. Kendisi Barry’nin gizli ikiz kardeşi! Barry doğduğunda onu dünyaya getiren doktor işe sarhoş bir şekilde gelmişti. Aynı gece doktor başka bir doğumu daha batırdı (Charlene Thawne). Nora Allen iki sağlıklı çocuk dünyaya getirmesine rağmen doktor hatasını düzeltmek için ikizlerden birinin ölü doğduğunu söyledi ve onu Thawnelar’a verdi. Onun ismi Malcolm’dı. Malcolm büyürken ailesinden şiddet gören bir çocukluk yaşadı. Belli bir süre geçtikten sonra ise Malcolm’a evlatlık olduğunu söylediler. O da sonrasında evden kaçıp kendi gerçek ebeveynlerini buldu. Malcolm onların evini bulduğunda üçünün birlikte harika zaman geçirdiğini ve bu vesileyle mahrum kaldığı hayatı gördü. Daha sonra Malcolm’ın Cobalt Blue isimli süper kötüye dönüştüğünü ne kadar anlatmak istesemde onu bir daha ki yazıya bırakma kararı aldım. Burada en önemli olan şey Malcolm’ın, Allenları gördüğü zaman 17 yaşında olmasıydı. Barry ve Malcolm ikiz olduğu için, bu durum bize açıkça Barry 17 yaşındayken Nora ve Henry Allen’ın hayatta olduğunu gösterir. Ancak bizim Professor Zoom’un Nora’yı öldürmesini gördüğümüz zaman dilimindeyse Barry küçük bir çocuktu, yetişkin bir genç değildi. Thawne’ın bu olaydan sonra Nora’yı öldürmüş olma ihtimali tartışma konusudur ancak DC’nin Barry’nin yaşını küçültmesi ufak bir problem yaratmıştır. Barry’nin ebeveynlerinin The Flash Crisis on Infinite Earths’de kaybolduktan sonra öldüğü kesinleşmişti ki bu Crisis sonrası hikâyenin sonucu değildir.

Yine de DC evreni ikinci kez yeniden başlatılana kadar yıllar geçse de, hâlâ hikayeyi etkileyen Zero Hour gibi başka olaylar da vardır. Ancak Malcolm’ın olduğu hikâye 1999’da olurken o, Zero Hour 1994’te oldu. Yani o da mantıksal olarak The Flash’ın orijinini etkileyemez. Değişim Superboy Prime’ın gerçekliğe yumruk atmasının etkisi olabilir mi? Belki olabilir ancak kesin bilmiyoruz sonuçta Jason Todd’u diriltti, yani her şeyin olması mümkün. Üstüne DC’nin bu konuda bir açıklama yapmamış olması kafalarda soru işaretlerinin belirmesine sebebiyet veriyor. Bu yazıyo yazarken çok fazla isim ve detay kullanmış olabilirim bu yüzden zaman çizelgesini tekrar gözden geçirmek gerekirse, Crisis sonrası devamlılık hakkında bahsettik. Sonrasında, Barry 17 yaşındayken annesinin hayatta olmasınsan bahsettik. Ardından The Flash geri geldikten sonra Thawne’ın Nora’yı öldürdüğünü duymamızdanda bahsettik. Bu verdiğimiz verilere göre Professor Zoom olayı, bu zaman çizgisinde gerçekleştirmiş; orijin sayesinde tarihi yeniden yazmış. Şimdiye kadar buraya kadar anlattıklarımız kulağa mantıklı geliyor. Daha sonra 2011’de, The Flash zamanda geriye giderek annesini kurtarmış; yeni ve çılgınca olan Flashpoint zaman çizgisini oluşturmuş.

Eğer mantıken tek değişiklik bu ise The Flash’ın annesini kurtarması, zamanı eski haline getirir; yani yeni bir evren yaratmaz. Bununla birlikte Barry daha önce zamanda yolculuk yapmıştı ama daha önce hiç böyle büyüklükte bir etki olmadı ki ilk zaman yolculuğunu kariyerinin başlarında yapmasına rağmen. Yani eğer bir hata yapacaksa geçmişte yani o zaman diliminde yapması gerekirdi. Daha Cosmic Treadmill’i bulmadan önce hata yapması diğer olasılıklara göre daha olağan çünkü bu cihaz zaman yolculuğu yeteneğini kontrol etmesini sağlar. Eğer DC bunları bir kenara bırakmayacaksa The Flash’ın zaman yolculuğu yaparken bu kadar amatör olması gülünç olur. Yani Barry zamanda geri gittiğinde Flashpoint dünyasını oluşturmamalıydı. Sadece annesinin hayatını kurtarması gerekirdi ve sonra zaman çizelgesi, böylelikle Thawne’ın ilk müdahalesinden önceki hâline geri dönerdi. Ama hepimiz biliyoruz ki bunun olmasının asıl nedeni DC’deki yazarların ve editörlerin bir karakter konusunda belli bir kritere bağlı kalmak istemelerinden ortaya çıktı. DC’dekilerin bu istekleri karakterlerin geçmişinin, özellik ve kalitesi gibi etmenlerinden daha ağır basıyor. Bununla birlikte biraz teknoloji gevezeliğiyle, geçmişteki her türlü eylemi çizgi romanlara bağlı olmadan haklı gösterebilme yeteneklerine de sahipler. Demek istediğim, gerçekten bir şeyleri daha da ileri seviyede incelemek istiyorsak o zaman Barry’nin duygularının etkisi altında kaldığını söyleyebiliriz.

Bu yüzden zaman yolculuğu ya özensizdi ya da zaman yolculuğunun çok riskli olduğunu ve bu konuda kesin kurallar veya tutarlılık olmadığını söyleyebiliriz. Ne olursa olsun hikâyenin aslı kesinlikle daha farklı olabilirdi…

Yazan : Tan Doruk Saral

İlgili Ürünler